SEZARYENDAN SONRA NORMAL DOĞUM
Sezaryen doğum yapmış olan bir kadının daha sonrasındaki hamileliğinde normal doğum yapışına "sezaryendan sonra vajinal doğum ya da "sezaryendan sonra normal doğum" denilir. Bu durum her zaman olanaklı olmaz fakat birtakım şartlar sağlandığı zaman olanaklı olur ve ülkemizde olmasa bile birtakım ülkelerde sık uygulanır. Her zaman olanaklı olmayan ve her zaman güvenilir olmayan bir durum olduğu da açıktır. Bu nedenle bir kere sezaryen geçiren kadınlar bundan sonrasındaki gebeliklerinde de hemen her zaman sezaryen olacakları hususunda tavsiyeler alırlar bu sebepten ötürü genel olarak "bir kere sezaryen hep sezaryen" sözü muteber olmaktadır.
Ne tür hallerde sezaryendan sonra normal doğum uygun olmaz?
- Önceleri sezaryen olmanızı gerektirmiş olan durum hala devam ediyor ise zorunlu olarak yine sezaryen yaptırmanız gerekli olacaktır. Örnek verecek olursak annenin herhangi bir hastalığı nedeniyle sezaryen gerekli olmuş ise ve bu hastalık hali hazırda devam ediyorsa.
- Önceleri geçirilmiş olan sezaryende rahim dik şekilde (vertikal) kesilmişse sonrdan normal doğum yapılamaz çünkü bu durumda rahmin normal doğumda yırtılma (rüptür) rizikosu çok yüksektir. Fakat sezaryenlerde rahim duvarına dik şekilde kesi ender olarak yapılır çoğu kez yan (transvers) kesi yapılır. Bu kesiden kasıt cildinize yapılmakta olan kesi değil rahim duvarına yapılmakta olan kesidir. Cilt yan kesilse bile rahim duvarındaki kesi dik olabilir. Bunu sezaryeni yapan doktor bilebilir sadece.
- Önceden sezaryen gerektirmiş olan durum anne doğum çatısının uygunsuzluğu ise bu durum değişmeyeceği için yine normal doğum olamayacaktır.
- Çoğul gebeliği bulunan kadınlar
- Yüksek tansiyon ve şeker hastalığı bulunanlar
- Önceden sezaryen dışında rahimle ilgili ameliyatlar (myom ameliyatı gibi) geçirenler
- Acil sezaryen ameliyatı yapılamayacak yerlerde sezaryendan sonra normal doğum denenmemelidir.
Sezaryendan sonra normal doğum kimler için daha uygundur:
- Önceden yalnızca bir kere sezaryen geçirmiş bulunan kadınlar
- Pelvis yapısı (doğum kanalı) normal doğuma uygun bulunan kadınlar
- Önceden sezaryen dışında rahim ile alakalı ameliyat (myomektomi gibi) geçirmemiş bulunanlar
- Normal olarak doğuma engel oluşturacak herhangi bir hastalığı olmayanlar
- Bebeğin kilosunun normal sınırlardan fazla olmayışı ve başı doğum kanalına doğru (verteks) pozisyonunda olması
Sezaryen ile doğumun ve normal yolla doğumun birtakım farklı avantajları ve riskli durumları olduğu halde sezaryendan sonra normal doğumun da birtakım avantajları ve riskli durumları vardır. Örnek verecek olursak sezaryendan sonra normal doğum ile anne bir kere daha sezaryen olmaktan kurtulmuş olacak ve doğumdan sonra ağrı, enfeksiyon, kanama gibi komplikasyonlar(istenmeyen durumlar) daha az olacaktır.
Fakat sezaryendan sonra normal doğumun getirdiği en büyük risk rahmin yurtılışı (uterin rüptür) riskidir ve bu durum bazı zamanlar yırtık alanın onarılışı ile tamir olabilirken bazı zamanlar rahmin bütünüyle alınmasını gerektirecek kadar ciddi olabilmektedir hatta fazlaca miktarda kanama ile anne hayatını tehlikeye sokabilmektedir. Yapılan çalışmalarda sezaryendan sonra vajinal doğum denemelerinin yüzde 60-80 oranında başarıyla sonuçlandığı gösterilse de mühim risklerinden dolayı ülkemizde sıcak bakılmayan ve pek denenmeyen bir uygulamadır. Bazı zamanlar sezaryenin üstünden 5 ya da 10 sene geçerse artık normal doğumun risksiz olabileceği hususunda yanlış duyumlar olabilmektedir hastalar etrafında, bunun aslı yoktur ve sezaryenin üstünden çok yıllar geçse bile bir şey değişmez.
Bazen sezaryen geçirmiş bir anne adayı sancı çekmiş ve rahim ağzı fazlası ile açılmış, normal doğuma azıcık kalmış şekilde geldiğinde zorunlu olarak normal yoldan doğurtulabilmektedir.
İlgili aramalar: sezaryenden sonra normal doğum olur mu? sezaryen sonrası normal doğum yapılır mı? sezeryan doğumdan sonra normal doğurulabilir mi?
Online Bilgiler,Online Hesaplamalar ve Aslında içinde Online geçen Herşey hakkında Bilgiler veren Bir Platform
sezaryen etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sezaryen etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
19 Ekim 2014 Pazar
11 Ekim 2014 Cumartesi
Çok Doğum Yapmak Zararlı Mı?
Çok Doğum Yapmak Zararlı Mı?
Doğum sayısı (parite): 20. hamilelik haftasından sonra gerçekleşmiş olan ölü ve canlı doğumların toplamıdır. Normal ya da sezaryenle gerçekleşmiş olan doğumların hepsi buna dahildir. (Great-grand-multipar: 10 ve üzeri doğum yapanlar) 20. hamilelik haftasından evvelki gebelik sonlanmaları doğum değil düşük olarak isimlendirilir. Bunlar doğum sayısına eklenmiyor.
Grand-multiparite yani fazlaca sayıda doğum yapmış olmak 5 ya da daha fazla doğum yapmış olmak manasına gelmektedir.
Çok sayıda doğum yapmış olmak ile gebelik ve doğuma ait birtakım riskler arasında bulunan ilişki, yapılan araştırmalarda her zaman elle tutulur neticeler vermemiştir (kaynak). Tutarsız olmanın nedenlerinden birisi doğum sayısı arttıkça anne yaşının da artmasıdır, anne yaşı arttıkça gebeliğe ait birtakım rizikolarilk gebelik dahi olsa artar. Araştırmaların bazısı anne yaşını kafi derecede düzeltmemiştir. Bazı incelemelerde ise sosyoekonomik düzey karışıklık yaratan faktör olmuştur, fazla doğum yapanlarda sosyoekonomik düzeyin farklı oluşu sağlık hizmetine zamanında ve hızlı ulaşma gibi konularda farklılıklara sebep olabilir. Bazı incelemelerde ise fazla doğum yapanlarda risk saptanmaması ya da düşük risk tespit edilişi "çok doğum yapanların daha sağlıklı olması" ile açıklanmıştır (healthy person effect). Burada kastedilen şudur: İlk gebeliğinde problem yaşamış olan kadınlar genel olarak fazla doğum yapmaktan kaçınırlar; fakat ilk gebeliklerinde problem yaşamayanlar fazla doğum yapma kararına daha yatkın olurlar. Bu nedenle fazla doğum yapanlar daha sağlıklı bir nüfus oluştururlar (kaynak).
Araştırmaların çoğunda fazla sayıda doğum yapmış olmak ile hipertansiyon (preeklampsi), gestasyonel diyabet, zor doğum, erken doğum, yeni doğan yoğun bakım ihtiyacı ve perinatal ölüm arasında bulunan ilişki net ayırt edilememiştir.
Bazı incelemelerde genç yaşta fazla doğum yapanların ileri yaşta az sayıda doğum yapanlardan daha düşük riskte oldukları gösterilmiştir (kaynak) Bu tür incelemeler doğum sayısından çok anne yaşının belirleyici faktör olduğunu göstermektedir.
Sonuç olarak: Günümüzde araştırmaların çoğunluk kısmında ortak görüş birliği şu şekildedir: Eski yıllarda grand-multiparite gebelik ve doğumla ilgili risklerle ilişkisi olan sanılırken günümüzde bu ilişkiye ait kanıtlar net değildir. Günümüzdeki sağlık hizmetlerine erişim imkanları ve bakım seviyesi de düşünüldüğü zaman fazlaca sayıda normal doğum yapmanın (5 ya da daha fazla doğum) belirgin bir risk getirmediği düşünülmektedir (kaynak). Sezaryen geçiren hastalar bu genellemenin dışındadır ve her sezaryen doğumda risk daha da artar.
Çok Sezaryen Doğum Yaptırmanın Zararı Var Mı?
İlk sezaryenden sonra ikinci, üçüncü, dördüncü ve ender olarak beşinci ha tta daha fazla sayıda sezaryen olan hastalar olabilmektedir. Fazla sayıda sezaryen olmak zararlı mı? Sezaryen sayısı arttıkça hangi risklerde artış olur? gibi sorularla genelde karşılaşılmaktadır.
Sezaryen sayısı arttıkça ameliyat esnasında ve sonrası karşılaşılmakta olan rizikolarartar. Kesin bir sınır belirlenmemiş olsa bile genel olarak 3. sezaryendendan sonra çok riskli kabul edilmektedir ve mecbur kalmadıkça 3 kere sezaryen olan bir kadının tekrar hamile kalması önerilmemektedir. Lakin daha evvelki sezaryenlerde de risk daha birazcık da olsa vardır.
Doğum sayısı (parite): 20. hamilelik haftasından sonra gerçekleşmiş olan ölü ve canlı doğumların toplamıdır. Normal ya da sezaryenle gerçekleşmiş olan doğumların hepsi buna dahildir. (Great-grand-multipar: 10 ve üzeri doğum yapanlar) 20. hamilelik haftasından evvelki gebelik sonlanmaları doğum değil düşük olarak isimlendirilir. Bunlar doğum sayısına eklenmiyor.
Grand-multiparite yani fazlaca sayıda doğum yapmış olmak 5 ya da daha fazla doğum yapmış olmak manasına gelmektedir.
Çok sayıda doğum yapmış olmak ile gebelik ve doğuma ait birtakım riskler arasında bulunan ilişki, yapılan araştırmalarda her zaman elle tutulur neticeler vermemiştir (kaynak). Tutarsız olmanın nedenlerinden birisi doğum sayısı arttıkça anne yaşının da artmasıdır, anne yaşı arttıkça gebeliğe ait birtakım rizikolarilk gebelik dahi olsa artar. Araştırmaların bazısı anne yaşını kafi derecede düzeltmemiştir. Bazı incelemelerde ise sosyoekonomik düzey karışıklık yaratan faktör olmuştur, fazla doğum yapanlarda sosyoekonomik düzeyin farklı oluşu sağlık hizmetine zamanında ve hızlı ulaşma gibi konularda farklılıklara sebep olabilir. Bazı incelemelerde ise fazla doğum yapanlarda risk saptanmaması ya da düşük risk tespit edilişi "çok doğum yapanların daha sağlıklı olması" ile açıklanmıştır (healthy person effect). Burada kastedilen şudur: İlk gebeliğinde problem yaşamış olan kadınlar genel olarak fazla doğum yapmaktan kaçınırlar; fakat ilk gebeliklerinde problem yaşamayanlar fazla doğum yapma kararına daha yatkın olurlar. Bu nedenle fazla doğum yapanlar daha sağlıklı bir nüfus oluştururlar (kaynak).
Araştırmaların çoğunda fazla sayıda doğum yapmış olmak ile hipertansiyon (preeklampsi), gestasyonel diyabet, zor doğum, erken doğum, yeni doğan yoğun bakım ihtiyacı ve perinatal ölüm arasında bulunan ilişki net ayırt edilememiştir.
Bazı incelemelerde genç yaşta fazla doğum yapanların ileri yaşta az sayıda doğum yapanlardan daha düşük riskte oldukları gösterilmiştir (kaynak) Bu tür incelemeler doğum sayısından çok anne yaşının belirleyici faktör olduğunu göstermektedir.
Sonuç olarak: Günümüzde araştırmaların çoğunluk kısmında ortak görüş birliği şu şekildedir: Eski yıllarda grand-multiparite gebelik ve doğumla ilgili risklerle ilişkisi olan sanılırken günümüzde bu ilişkiye ait kanıtlar net değildir. Günümüzdeki sağlık hizmetlerine erişim imkanları ve bakım seviyesi de düşünüldüğü zaman fazlaca sayıda normal doğum yapmanın (5 ya da daha fazla doğum) belirgin bir risk getirmediği düşünülmektedir (kaynak). Sezaryen geçiren hastalar bu genellemenin dışındadır ve her sezaryen doğumda risk daha da artar.
Çok Sezaryen Doğum Yaptırmanın Zararı Var Mı?
İlk sezaryenden sonra ikinci, üçüncü, dördüncü ve ender olarak beşinci ha tta daha fazla sayıda sezaryen olan hastalar olabilmektedir. Fazla sayıda sezaryen olmak zararlı mı? Sezaryen sayısı arttıkça hangi risklerde artış olur? gibi sorularla genelde karşılaşılmaktadır.
Sezaryen sayısı arttıkça ameliyat esnasında ve sonrası karşılaşılmakta olan rizikolarartar. Kesin bir sınır belirlenmemiş olsa bile genel olarak 3. sezaryendendan sonra çok riskli kabul edilmektedir ve mecbur kalmadıkça 3 kere sezaryen olan bir kadının tekrar hamile kalması önerilmemektedir. Lakin daha evvelki sezaryenlerde de risk daha birazcık da olsa vardır.
16 Ağustos 2014 Cumartesi
Sezaryen Ağrısı Ne Zaman Geçer?
Sezaryen Ağrısı Ne Zaman Geçer?
Ameliyattan yaklaşık 6 saat sonra ağrı oldukça azalır ve hasta rahatlar. Ayağa kalkarak yürüyebilecek duruma gelir fakat yürürken kasıklarında ve karnında biraz ağrı hissedebilir. Ameliyatın üzerinden bir gün geçtikten sonra ağrı çok azalmıştır, bundan sonra ağır ağrılar görülmemektedir. Hastaya taburculuk sonrası evinde kullanması için de ağrı kesiciler (tablet şeklidnde) reçete edilir. Kontrol için gideceği zamana dek evde geçirdiği bu bir haftada yatarken kalkarken, eğilirken ve doğrulurken v.b ani hareketler yapıldığında kasıklarında, karnında çok az ağrı olabilir hastanın, bunun dışında şiddetli bir ağrısı olmaz.
--
Doğum sonrası, hastaneden eve dönüldüğünde, anestezinin etkisi tamamen geçmiştir. Bu nedenle yaralı bölgelerdeki ağrılar hissedilmeye başlamıştır. Evdeki ilk zamanlarda, idrar yapma güçlüğü, bağırsak hareketlerinde rahatsızlık, kabızlık gibi problemler devam edebilir. Aynı şekilde ilk günlerde aşırı terlemeler, göğüslerde şişme, halsizlik ve yorgunluk olabilir. Bu nedenle çok su içmek faydalı olacaktır.
Hastaneden ayrılırken doktorun verdiği ilaçlar ve vitaminlerin düzenli kullanılması ameliyat ve rahim ağrılarını hafifletecektir. Kanamanın ilk zamanlar biraz fazla olması normaldir. Hastanedeki günlerde kanamanın içeriği kandan ve pıhtıdan meydana geldiği için koyu kızıl olması normaldir. Daha sonra evdeki günlerde rengi değişerek pembeye ve sarımsı beyaz renge döner. Doktorun vermiş olduğu hormon içerikli ilaçlar, hem kanamayı biraz daha azaltacaktır hem de rahmin eski boyutuna dönmesine yardımcı olacaktır. Bu süreçte kasılmaların olması normaldır. Rahim kasılarak, kan damarlarını daraltarak kanamayı önlemektedir. Kasılmayan gevşek rahimlerde kanama daha fazla olmaktadır.
Sezeryan ameliyatından sonra ilk haftalarda, dikişlerin zorlamamak adına fiziksel aktivitelerden kaçınmak gereklidir. Ağır kaldırmak ve devamlı ayakta kalmak sakıncalı olabilmektedir. Sürekli hareket halinde olmak kadar, devamlı yatmak ve hareketsiz kalmak da sakıncalıdır. Bağırsakların ve rahmin düzene girmesi için vücudun alışık olduğu tempoya yavaş yavaş dönülmesi gerekir.
Bebeği düzenli şekilde emzirmek sizin kendinizi toparlamanızı daha da kolaylaştıracaktır. Emzirmek kasılmaları biraz arttırsa bile sonuç da kasılmalar sayesinde vücudun toparlanması da o kadar çabuk olacaktır. Hem bebek hem de bağırsaklardaki hareketler için gaz yapan yiyeceklerden kaçınılması gerekir. Ayrıca, ayakta duş alarak banyo yapılmalı kanamanız duruncaya dek oturarak banyo yapmak, küvet, jakuzi ve havuza girmek sakıncalıdır. Aynı zamanda, doğum sonu kanaması bittikten sonra hazır hissedildiğinde cinsel ilişkiye başlanmalıdır.
Doğumdan sonra ilk doktor kontrolüne kadar kanama çok artarsa, ateş çıkarsa, akıntı kötü kokarsa kesinlikle doktora başvurulmalıdır. Geçmeyen ağrılar, yara yerinde akıntı, şişlik ve ağrı, solunum güçlüğü, bacaklarda şişlik ve kızarıklık, halsizlik gibi durumlar yaşanıyorsa yine doktora gidilmelidir. Emzirme sürecinde doktora danışılmadan ilaç alınmamalıdır.
Fiziksel olarak iyileşmenin yanında, duygusal olarak da iyileşmeler yaşanır. Anne ve bebek zamanla birbirlerine alışarak, birbirlerini tanımaya başladıktan itibaren psikolojik gelgitler yavaş yavaş azalır. Emzirme ile arada oluşan bağ sayesinde; annedeki depresyon ve yetersizlik duygusu yerini daha sıcak duygulara ve mutluluğa bırakır.
Ameliyattan yaklaşık 6 saat sonra ağrı oldukça azalır ve hasta rahatlar. Ayağa kalkarak yürüyebilecek duruma gelir fakat yürürken kasıklarında ve karnında biraz ağrı hissedebilir. Ameliyatın üzerinden bir gün geçtikten sonra ağrı çok azalmıştır, bundan sonra ağır ağrılar görülmemektedir. Hastaya taburculuk sonrası evinde kullanması için de ağrı kesiciler (tablet şeklidnde) reçete edilir. Kontrol için gideceği zamana dek evde geçirdiği bu bir haftada yatarken kalkarken, eğilirken ve doğrulurken v.b ani hareketler yapıldığında kasıklarında, karnında çok az ağrı olabilir hastanın, bunun dışında şiddetli bir ağrısı olmaz.
--
Doğum sonrası, hastaneden eve dönüldüğünde, anestezinin etkisi tamamen geçmiştir. Bu nedenle yaralı bölgelerdeki ağrılar hissedilmeye başlamıştır. Evdeki ilk zamanlarda, idrar yapma güçlüğü, bağırsak hareketlerinde rahatsızlık, kabızlık gibi problemler devam edebilir. Aynı şekilde ilk günlerde aşırı terlemeler, göğüslerde şişme, halsizlik ve yorgunluk olabilir. Bu nedenle çok su içmek faydalı olacaktır.
Hastaneden ayrılırken doktorun verdiği ilaçlar ve vitaminlerin düzenli kullanılması ameliyat ve rahim ağrılarını hafifletecektir. Kanamanın ilk zamanlar biraz fazla olması normaldir. Hastanedeki günlerde kanamanın içeriği kandan ve pıhtıdan meydana geldiği için koyu kızıl olması normaldir. Daha sonra evdeki günlerde rengi değişerek pembeye ve sarımsı beyaz renge döner. Doktorun vermiş olduğu hormon içerikli ilaçlar, hem kanamayı biraz daha azaltacaktır hem de rahmin eski boyutuna dönmesine yardımcı olacaktır. Bu süreçte kasılmaların olması normaldır. Rahim kasılarak, kan damarlarını daraltarak kanamayı önlemektedir. Kasılmayan gevşek rahimlerde kanama daha fazla olmaktadır.
Sezeryan ameliyatından sonra ilk haftalarda, dikişlerin zorlamamak adına fiziksel aktivitelerden kaçınmak gereklidir. Ağır kaldırmak ve devamlı ayakta kalmak sakıncalı olabilmektedir. Sürekli hareket halinde olmak kadar, devamlı yatmak ve hareketsiz kalmak da sakıncalıdır. Bağırsakların ve rahmin düzene girmesi için vücudun alışık olduğu tempoya yavaş yavaş dönülmesi gerekir.
Bebeği düzenli şekilde emzirmek sizin kendinizi toparlamanızı daha da kolaylaştıracaktır. Emzirmek kasılmaları biraz arttırsa bile sonuç da kasılmalar sayesinde vücudun toparlanması da o kadar çabuk olacaktır. Hem bebek hem de bağırsaklardaki hareketler için gaz yapan yiyeceklerden kaçınılması gerekir. Ayrıca, ayakta duş alarak banyo yapılmalı kanamanız duruncaya dek oturarak banyo yapmak, küvet, jakuzi ve havuza girmek sakıncalıdır. Aynı zamanda, doğum sonu kanaması bittikten sonra hazır hissedildiğinde cinsel ilişkiye başlanmalıdır.
Doğumdan sonra ilk doktor kontrolüne kadar kanama çok artarsa, ateş çıkarsa, akıntı kötü kokarsa kesinlikle doktora başvurulmalıdır. Geçmeyen ağrılar, yara yerinde akıntı, şişlik ve ağrı, solunum güçlüğü, bacaklarda şişlik ve kızarıklık, halsizlik gibi durumlar yaşanıyorsa yine doktora gidilmelidir. Emzirme sürecinde doktora danışılmadan ilaç alınmamalıdır.
Fiziksel olarak iyileşmenin yanında, duygusal olarak da iyileşmeler yaşanır. Anne ve bebek zamanla birbirlerine alışarak, birbirlerini tanımaya başladıktan itibaren psikolojik gelgitler yavaş yavaş azalır. Emzirme ile arada oluşan bağ sayesinde; annedeki depresyon ve yetersizlik duygusu yerini daha sıcak duygulara ve mutluluğa bırakır.
6 Haziran 2014 Cuma
En Fazla Kaç Defa Sezaryen Olunabilir?
En Fazla Kaç Defa Sezaryen Olunabilir?
Kaç kere sezeryan olunabilir? Sezaryenin sınırı var mıdır? gibi sorular özellikle daha önce bir defa sezaryen ile doğum yapmış kadınlar tarafından sonraki doğumlarda en sık sorulan soruların başlarında gelir.
Sezaryen ameliyatı için kesin bir sayı olmamakla birlikte kadın doğum uzmanları tarafından genel olarak kabul gören sınır 3’tür. Yani 3 doğumdan fazlasının sezaryen olması tavsiye edilmez çünkü giderek risk artar. Her ameliyatta kesi yapılır ve her kesiyle birlikte karın içerisindeki yapışıklıklar artar. Bu da bir sonraki sezaryenin doktor açısından daha zor geçmesine neden olur. Bunun dışında bebeğin eşi dediğimiz plasentanın rahime yapışma ve yanlış yere yerleşme olasılığı artar. Bu durumlar hem anne hem bebek açısından risklidir.
Sezaryen bir ameliyattır ve her ameliyat bir risk demektir. 3. Sezaryenden sonra riskin fazlalaşması ilk sezaryenlerin sorunsuz geçeceği anlamına gelmez. Ayrıca her sezaryen doğum arasında 1-2 yıl olması önerilir. Aslına bakılırsa en iyi doğum şekli normal doğumdur. Mecbur kalmadıkça sezaryene sıcak bakılmamalıdır. Normal doğumda bir sınır olmamasına karşılık sezaryende 3. doğumdan sonrası risklidir ve gebelik sayısı arttıkça risk de artar.
Kaç kere sezeryan olunabilir? Sezaryenin sınırı var mıdır? gibi sorular özellikle daha önce bir defa sezaryen ile doğum yapmış kadınlar tarafından sonraki doğumlarda en sık sorulan soruların başlarında gelir.
Sezaryen ameliyatı için kesin bir sayı olmamakla birlikte kadın doğum uzmanları tarafından genel olarak kabul gören sınır 3’tür. Yani 3 doğumdan fazlasının sezaryen olması tavsiye edilmez çünkü giderek risk artar. Her ameliyatta kesi yapılır ve her kesiyle birlikte karın içerisindeki yapışıklıklar artar. Bu da bir sonraki sezaryenin doktor açısından daha zor geçmesine neden olur. Bunun dışında bebeğin eşi dediğimiz plasentanın rahime yapışma ve yanlış yere yerleşme olasılığı artar. Bu durumlar hem anne hem bebek açısından risklidir.
Sezaryen bir ameliyattır ve her ameliyat bir risk demektir. 3. Sezaryenden sonra riskin fazlalaşması ilk sezaryenlerin sorunsuz geçeceği anlamına gelmez. Ayrıca her sezaryen doğum arasında 1-2 yıl olması önerilir. Aslına bakılırsa en iyi doğum şekli normal doğumdur. Mecbur kalmadıkça sezaryene sıcak bakılmamalıdır. Normal doğumda bir sınır olmamasına karşılık sezaryende 3. doğumdan sonrası risklidir ve gebelik sayısı arttıkça risk de artar.
22 Mayıs 2014 Perşembe
Sezaryen Sonrası Ağrı
Sezaryen Sonrası Ağrı
Sezaryen bir ameliyattır ve sezaryen sırasında da karın kısmından kesi yapılır. Ameliyat olduğu için de her ameliyatta olduğu gibi sezaryen sonrasında da ağrı görülür. Kimi hasta çok az ağrı hissederken kimisi yerinden bile kıpırdayamaz. Ağrı eşiği kişiden kişiye değişiklik gösterdiği için her kadın sezaryenden aynı şekilde etkilenmez. Her ne kadar ağrı duyacak olsak da bu ağrının şiddeti hızla azalmaktadır. Ağrının zirve yaptığı zamanlar sezaryen sonrası ilk 2 saat ile 4 saaat arasıdır. Ameliyattan sonra genelde ağrı kesici ilaçlar hastaya damar yolu ile verilir. Ameliyatın üstünden 6 saatlik bir süre geçtiğinde ise hastanın ağrıları zaten önemli derecede azalır ve hasta rahatlama hisseder. Öyle ki kalkıp kendi başına yürüyebilir. Tabi yürüme sırasında kasık ve karın bölgesi bir miktar daha ağrıyabilir. Hastalara hastanede yattıkları süre içerisinde ihtiyaç duyulursa ağrı kesici ilaç verilir. Hasta taburcu olurken de evde kullanması için gerek görülen ilaçları ve ağrı kesici ilacı reçete edilir. Anne adayları sezaryenden birkaç gün ya da bir hafta sonra rutin olarak kontrole çağrılırlar. Kontrole gitmeden önce evde geçirdikleri süre içerisinde eğilip kalkarken, yatarken, esnerken, uzanırken, yürürken ağrıları artabilir. Bu sebeple, sezaryen sonrası ağrıçekmemek için doktorumuzun tavsiyelerine harfiyen uymalı, ilaçlarımızı saatinde, doğru dozlarda kullanmalı ve en önemlisi hareketlerimize dikkat etmemiz gerekiyor.
Sezaryen bir ameliyattır ve sezaryen sırasında da karın kısmından kesi yapılır. Ameliyat olduğu için de her ameliyatta olduğu gibi sezaryen sonrasında da ağrı görülür. Kimi hasta çok az ağrı hissederken kimisi yerinden bile kıpırdayamaz. Ağrı eşiği kişiden kişiye değişiklik gösterdiği için her kadın sezaryenden aynı şekilde etkilenmez. Her ne kadar ağrı duyacak olsak da bu ağrının şiddeti hızla azalmaktadır. Ağrının zirve yaptığı zamanlar sezaryen sonrası ilk 2 saat ile 4 saaat arasıdır. Ameliyattan sonra genelde ağrı kesici ilaçlar hastaya damar yolu ile verilir. Ameliyatın üstünden 6 saatlik bir süre geçtiğinde ise hastanın ağrıları zaten önemli derecede azalır ve hasta rahatlama hisseder. Öyle ki kalkıp kendi başına yürüyebilir. Tabi yürüme sırasında kasık ve karın bölgesi bir miktar daha ağrıyabilir. Hastalara hastanede yattıkları süre içerisinde ihtiyaç duyulursa ağrı kesici ilaç verilir. Hasta taburcu olurken de evde kullanması için gerek görülen ilaçları ve ağrı kesici ilacı reçete edilir. Anne adayları sezaryenden birkaç gün ya da bir hafta sonra rutin olarak kontrole çağrılırlar. Kontrole gitmeden önce evde geçirdikleri süre içerisinde eğilip kalkarken, yatarken, esnerken, uzanırken, yürürken ağrıları artabilir. Bu sebeple, sezaryen sonrası ağrıçekmemek için doktorumuzun tavsiyelerine harfiyen uymalı, ilaçlarımızı saatinde, doğru dozlarda kullanmalı ve en önemlisi hareketlerimize dikkat etmemiz gerekiyor.
1 Mayıs 2014 Perşembe
Sezaryenden Sonra Yapılanlar
Sezaryenden Sonra Yapılanlar
Sezaryen bir doğum yöntemidir fakat aynı zamanda ameliyattır. Sezaryen ameliyatından hemen sonra bebek ısıtıcı altında temizlenmelidir. Eğer yolunda gitmeyen bir şey varsa ve gerekiyorsa ameliyat odasında çocuk doktoru tarafından muayene edilmelidir. Gerek yoksa daha sonra serviste annenin yanında da muayene edilebilir. Bazen daha ciddi sorunlarda bebeğin yoğun bakım ihtiyacı olur. Bu tür durumlarda bebek varsa hastanenin kendi bünyesindeki yoksa da dış merkezdeki bir yenidoğan servisine transfer edilir.
Eğer bu işlemlere gerek duyulmuyorsa bebek gayet sağlıklı ise ameliyattan sonra anneye teslim edilir ve anne ile teması sağlanır. Sezaryenden sonra genellikle 6-7 saat sonra annenin sulu gıdalar yemesine izin verilir fakat bu saate kadar ağızdan hiçbir yiyecek içecek alınmaz. Yine de bu süre hastadan hastaya ve doktordan doktora değişebilmektedir. O yüzden doktorun direktiflerine göre hareket ediniz.
Genellikle ameliyattan 6 saat sonra idrar sondası çıkarılır ve hastanın ayağa kalkmasına izin verilir. Ameliyattan hemen sonra altı ve on iki saat süreyle serum ve damardan serum uygulaması yapılır. Bu çok önemli bir işlem olmaktadır. Hastanın kendini daha çabuk toparlaması ve güç kazanması için yapılır. Anneye ağrıları için ağrı kesici verilir. Ciltte kesi olduğu için ağrılar olur. Günümüzdeki ağrı kesiciler daha etkili olduğundan ağrıları daha iyi hafifletir. Hep 6 saat diyoruz ya sezaryenden sonra yürümek için de bu 6 saatlik süreyi beklemeliyiz. Biraz karın bölgesinde ve kasıklarda ağrımız olabilir fakat bu normaldir. Sezaryenin ertesi günü ağrılar baya bir geriler. 1-2 hafta içerisinde rahat bir şekilde yürümeye başlanabilir. Sezaryen ameliyatından sonra bazı çiftlerde kan uyuşmazlığı görülebilir. Kan uyuşmazlığı olan çiftlerde bebeğin kanına bakılır eğer bebeğin kan gurubu + ise sezaryen yapmış olan hastaya kan uyuşmazlığı iğnesi yapılmalıdır. Bebeğin kan grubu anne ile aynı çıkarsa kan uyuşmazlığı iğnesi yapılmasına gerek yoktur.
Çoğunlukla ameliyattan 24 saat sonra veya 48 saat sonra yara yerindeki bandaj açılır. Bu konuya doktor karar vermektedir. Bandajı çıkarmadan önce doktorunuza danışınız.
Sezaryen bir doğum yöntemidir fakat aynı zamanda ameliyattır. Sezaryen ameliyatından hemen sonra bebek ısıtıcı altında temizlenmelidir. Eğer yolunda gitmeyen bir şey varsa ve gerekiyorsa ameliyat odasında çocuk doktoru tarafından muayene edilmelidir. Gerek yoksa daha sonra serviste annenin yanında da muayene edilebilir. Bazen daha ciddi sorunlarda bebeğin yoğun bakım ihtiyacı olur. Bu tür durumlarda bebek varsa hastanenin kendi bünyesindeki yoksa da dış merkezdeki bir yenidoğan servisine transfer edilir.
Eğer bu işlemlere gerek duyulmuyorsa bebek gayet sağlıklı ise ameliyattan sonra anneye teslim edilir ve anne ile teması sağlanır. Sezaryenden sonra genellikle 6-7 saat sonra annenin sulu gıdalar yemesine izin verilir fakat bu saate kadar ağızdan hiçbir yiyecek içecek alınmaz. Yine de bu süre hastadan hastaya ve doktordan doktora değişebilmektedir. O yüzden doktorun direktiflerine göre hareket ediniz.
Genellikle ameliyattan 6 saat sonra idrar sondası çıkarılır ve hastanın ayağa kalkmasına izin verilir. Ameliyattan hemen sonra altı ve on iki saat süreyle serum ve damardan serum uygulaması yapılır. Bu çok önemli bir işlem olmaktadır. Hastanın kendini daha çabuk toparlaması ve güç kazanması için yapılır. Anneye ağrıları için ağrı kesici verilir. Ciltte kesi olduğu için ağrılar olur. Günümüzdeki ağrı kesiciler daha etkili olduğundan ağrıları daha iyi hafifletir. Hep 6 saat diyoruz ya sezaryenden sonra yürümek için de bu 6 saatlik süreyi beklemeliyiz. Biraz karın bölgesinde ve kasıklarda ağrımız olabilir fakat bu normaldir. Sezaryenin ertesi günü ağrılar baya bir geriler. 1-2 hafta içerisinde rahat bir şekilde yürümeye başlanabilir. Sezaryen ameliyatından sonra bazı çiftlerde kan uyuşmazlığı görülebilir. Kan uyuşmazlığı olan çiftlerde bebeğin kanına bakılır eğer bebeğin kan gurubu + ise sezaryen yapmış olan hastaya kan uyuşmazlığı iğnesi yapılmalıdır. Bebeğin kan grubu anne ile aynı çıkarsa kan uyuşmazlığı iğnesi yapılmasına gerek yoktur.
Çoğunlukla ameliyattan 24 saat sonra veya 48 saat sonra yara yerindeki bandaj açılır. Bu konuya doktor karar vermektedir. Bandajı çıkarmadan önce doktorunuza danışınız.
Sezaryen Öncesi Hazırlıklar
Sezaryen Öncesi Hazırlıklar
Sezaryen olmak için hastaneye gidilmeden önce yapılması gereken bazı hazırlıklar vardır. Bunlar ameliyat olacak kişilerin yapması gereken hazırlıklara benzemesine rağmen yine de farklılıklar göstermektedir. Bunların nedeni sezaryen işleminde doğum gerçekleşmesinden dolayıdır. Söyleyeceğimiz hazırlıklar tarihi belirlenmiş sezaryenler için geçerli olmakta, ani sezaryenler için bu hazırlıklar yapılmamalıdır.
Çoğu zaman doktorlar ameliyat olacak hastalara, ameliyattan önce duş almasını önerir. Bu hijyen açısından çok önemli bir husus olmakla beraber, enfeksiyon riskini de beraberinde getirmektedir. Bu gibi nedenlerden dolayı hastadan sezaryen öncesi duş alması istenir. Sezaryen ameliyatına bir hafta veya birkaç gün kala genital bölgeye veya karına ağda(traş) yapılması münasip değildir çünkü burada ağda veya traş sonrası oluşacak yaralar ameliyat sırasında enfeksiyon kapabildiği için doktorlar tarafından tavsiye edilmemektedir. Gerekirse bunu hastane personeli yapacaktır.
Önemli hastalıkları olan hastalar ,örneğin diyabeti,guatrı,hipertansiyonu olan hastalar mutlaka hastaneye yatış yapacaklarsa bu ilaçları yanlarına almalılardır.
Bir diğer önemli husus ise hastaneye yatış yapacak hastaların yanlarına ameliyat çantası almaları gerekmektedir.Bu çanta içinde bebeğe lazım olacak eşyalar ve hastalara lazım olacak eşyalar olmalıdır.Ayrıca sezaryen yapmak için hastaneye gidecek hastalara o ana kadar yapılan tahliller ve gebelik dosyasının, hastanın yanında götürmesi çok önemli bir husus olmaktadır.
Ameliyata 1 gün kala gebe bayanın hiçbir şekilde alkol ve sigara ve doktorun tavsiye ettiği ilaçların dışında hiçbir ilaç almaması gereklidir.
Sezaryen olmak için hastaneye gidilmeden önce yapılması gereken bazı hazırlıklar vardır. Bunlar ameliyat olacak kişilerin yapması gereken hazırlıklara benzemesine rağmen yine de farklılıklar göstermektedir. Bunların nedeni sezaryen işleminde doğum gerçekleşmesinden dolayıdır. Söyleyeceğimiz hazırlıklar tarihi belirlenmiş sezaryenler için geçerli olmakta, ani sezaryenler için bu hazırlıklar yapılmamalıdır.
Çoğu zaman doktorlar ameliyat olacak hastalara, ameliyattan önce duş almasını önerir. Bu hijyen açısından çok önemli bir husus olmakla beraber, enfeksiyon riskini de beraberinde getirmektedir. Bu gibi nedenlerden dolayı hastadan sezaryen öncesi duş alması istenir. Sezaryen ameliyatına bir hafta veya birkaç gün kala genital bölgeye veya karına ağda(traş) yapılması münasip değildir çünkü burada ağda veya traş sonrası oluşacak yaralar ameliyat sırasında enfeksiyon kapabildiği için doktorlar tarafından tavsiye edilmemektedir. Gerekirse bunu hastane personeli yapacaktır.
Önemli hastalıkları olan hastalar ,örneğin diyabeti,guatrı,hipertansiyonu olan hastalar mutlaka hastaneye yatış yapacaklarsa bu ilaçları yanlarına almalılardır.
Bir diğer önemli husus ise hastaneye yatış yapacak hastaların yanlarına ameliyat çantası almaları gerekmektedir.Bu çanta içinde bebeğe lazım olacak eşyalar ve hastalara lazım olacak eşyalar olmalıdır.Ayrıca sezaryen yapmak için hastaneye gidecek hastalara o ana kadar yapılan tahliller ve gebelik dosyasının, hastanın yanında götürmesi çok önemli bir husus olmaktadır.
Ameliyata 1 gün kala gebe bayanın hiçbir şekilde alkol ve sigara ve doktorun tavsiye ettiği ilaçların dışında hiçbir ilaç almaması gereklidir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Konya Peugeot
Konya Peugeot Servisi Son dakika En iyi Konya Peugeot Servisi Tuğra Otomotiv | Peugeot - Citroën - DS - Opel Servisi (Konya) Konya'...
-
DİSTANDÜ NEDİR? Distandü, kelime anlamı olarak “gergin” anlamında olup, organ üzerinde kullanılan tıbbi bir terimdir. Distandü, safra kese...
-
Kasık Mantarı Nedir? Kasık mantarı, en fazla karşılaşılan mantar enfeksiyonlarındandır ve Tinea Cruris olarak da bilinir. genel olarak e...
-
APSE Vücudun hemen her bölgesinde çıkabilen içi cerahat dolu şişliklere apse denir. Vücudumuzda enfeksiyon olduğu durumlarda bağışıklık sis...